Orhan Veli Bütün Şiirleri
“Harbe giden sarı saçlı çocuk!
Gene böyle güzel dön;
Dudaklarında deniz kokusu,
Kirpiklerinde tuz;
Harbe giden sarı saçlı çocuk!”
( Harbe Giden, s.50)
Her şiiri; içtenlik, doğallık ve cesaretle yoğrulmuş. Bu yüzden yazıma, onun sıcacık ve çok doğal olan şiirlerinden biriyle başlamak istedim. Şiiri sevdiren, şiire ayrı bir sıcaklık ve doğallık kazandıran ‘adam’dır Orhan Veli. ‘Adam’ diyorum çünkü içimizden biri olduğu izlenimini bu kadar içten bir şekilde hissettiren Orhan Veli Kanık’ın adamlığı onu ‘ailemizin, mahallemizin şairi’ konumuna taşımıştır. Sokaktaki birine, şiirle hiç alakası olmayan birine bile bir Orhan Veli şiiri okuyun; büyük bir olasılıkla şiir hakkındaki düşünceleri değişecektir. Çünkü o sanatın en zor zirvesine ulaşmıştır: En yalın söyleyişle hayatı, insanı yazmak. Belki şairce değil ama sıcacık insan kokar, hayat kokar dizeleri:
“Bedava yaşıyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;”
“Ölünce kirlerimizden temizlenir,
Ölünce biz de iyi adam oluruz;
Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış,
Hepsini unuturuz.” ( s.103)
“İstanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı” dizesiyle başlayan şiirini bilmemek, duymamak mümkün mü?
“Ağlasam sesimi duyar mısınız” diye başlayan şiirini duymamış olabilir misiniz? Her bir dizesi evimizin kapısından adım atmıştır sıcak hanemize. Günlük hayatımıza, hayat kavgamıza ve en doğal halimize.
“Ne atom bombası,
Ne Londra Konferansı;
Bir elinde cımbız,
Bir elinde ayna;
Umurunda mı dünya!”( s.98)
O kadar meşhurdur ki dizeleri, o kadar popülerdir ki söyleyişi, her dönem dilinize dolanır şiirleri. Kimi zaman çok şairce söyler; kimi zaman alabildiğine özgürce. Hiçbir kalıba, hiçbir mazmuna, hiçbir söz sanatına başvurmadan…O her ne kadar, Cumhuriyet dönemi şiir akımlarından Garip Akımı( Birinci Yeni) temsilcilerinden biri hatta akımın kurucusu da olsa onun şiir tarzı günümüzde de beğeniliyor, seviliyor. Yani onu sadece bir şiir akımının ve topluluğunun içinde düşünmek ve değerlendirmek onun özgür şair ruhuna aykırı olur.
Categories: